Her işletme Google arama sonuçlarında yer almanın önemini bilir. Google’da dakikada 5,9 milyondan fazla arama yapılmaktadır.
Bu da günde yaklaşık 8,5 milyar arama anlamına geliyor. Bu gerçekten ÇOK FAZLA arama demek. Arama yapan bu kullanıcılar, sitenizin ziyaretçilerine ve hatta ödeme yapan müşterilerinize dönüşme potansiyeline sahip.
Google’ın iş dünyası için taşıdığı potansiyel göz önüne alındığında, bu alanda oyuna dahil olmamız gerekiyordu. Tahmin edin ne oldu? Jibble sitemizde sadece bir yıl çalıştıktan sonra, on milyonlarca site ziyaretçisi toplamayı ve nihayetinde zaman takibi gibi zorlu bir alana hakim olmayı başardık.
Bunu nasıl başardığımızın ipuçları:
- Ortalama kalitede içerik işe yaramaz
- Şifre: Kısa ve öz
- Google kurallarını takip edin
- Düzenlemeler ve iyileştirmeleri ihmal etmeyin
- Pes etmeden devam edin!
Ortalama kalitede içerik işe yaramaz
Bu, içerik ekibimizdeki herkesin hem fikir olduğu bir ilke haline geldi.
Kötü içerik zaten beterin beteriyken, ortalama içeriğin işe yaramaz olduğuna, ancak iyi düşünülmüş, orijinal ve akıllıca hazırlanmış içeriğin diğerlerinden ayırt edilebileceğine ve bu alandaki çöp yığını içinde fark edilen, okunan ve trafik yaratan tek içerik olduğuna inanıyoruz.
Ortaya koyduğunuz içeriğin okuyuculara değer katması gerekir. Yapay zeka tarafından üretilen içeriklerin interneti istenmeyen içeriklere boğduğu şu günlerde bunu ne kadar vurgulasam azdır. (Dürüst bir şekilde kullanıldığı sürece yapay zekaya elbette karşı değilim). Düşüncesiz ve yapay zeka tarafından yazılmış yüzlerce içerik yayınlayabilirsiniz ancak okuyucular ve Google aradaki farkı kolayca anlayabilir. Başlangıçta sitenize bazı ziyaretçiler çekebilir, ancak bu kısa süreli bir gelişme olacaktır ve hatta uzun vadede sitenize zarar bile verebilir. Buna değmez.
Ortaya koyduğunuz içeriğin kaliteli olup olmadığını değerlendirmek için aşağıdaki soruları kendinize sormalısınız:
- Okuyucunun aradığı şeyi bulmasına yardımcı oluyor mu?
- Nihai hedefinizi gerçekleştiriyor mu (trafik, dönüşümler vb.)?
- İnsanlar bunun çoğunu mu yoksa tamamını mı tüketiyor?
Google trafiğini artırmak uzun bir yoldur. Kaliteli içeriğin her seferinde kötü ve ortalama içeriğe üstün geleceğine emin olmalısınız.
Şifre: Kısa ve öz
Kabul edelim ki, kimsenin bir laf salatası okuyacak zamanı yok. Çoğu okuyucu aradığı bilgiye hızlı ve kolay bir şekilde ulaşmak ister. Gereksiz uzun bir makale bunun önündeki en önemli engellerden biridir.
Kısa ve öz olurken aynı zamanda bilgilendirici ve ilgi çekici de olmak istersiniz. Bu, zor kurulan bir dengedir ancak pekala başarılabilir. Konu kapsamlı bir makale gerektiriyorsa, bunu daha küçük bölümlere ayırmaya çalışın veya daha iyisi, daha küçük ve daha başlıklara odaklı makaleler olacaktır. Uzun bir makalenin hemen başında bir taslak sunmak da iyi bir uygulama olabilir. Bu yöntem, okuyucuların en çok ilgilendikleri bilgiyi bulmak için hangi bölüme atlayabileceklerini belirlemelerini sağlar.
Okuyucuların aradıklarını bulmalarını kolaylaştırın AMA gerçekten okumaya devam etmek istemelerini sağlayacak şekilde içerik yazın.
Google kurallarını takip edin
Google’da kazanan olmak istiyorsanız, onun kurallarına uymanız gerekir. Bu kurallar bütününün en önemlileri şunlardır: Deneyim, Uzmanlık, Yetkinlik ve Güvenilirlik. Bu kriterler, gerçek kişilerin arama sonuçlarının kalitesini değerlendirmek için kullandığı bir rehber olan Google’ın Arama Kalitesi Değerlendirici Yönergeleri’nde özetlenmiştir.
Özetle, bu kriterlerde yer alan her bir faktörün ne anlama geldiği aşağıda açıklanmıştır:
- Deneyim – Burada kastedilen deneyim, tamamen konuyla ilgili ilk elden deneyimi sergilemek anlamına gelir. Ürünü gerçekten kullanmış birinin ürün incelemesine mi yoksa doğrudan deneyimi olmayan birinin içeriğine mi güvenirsiniz? Google arama motorları her zaman ikincisinden ziyade birincisini tercih edecektir.
- Uzmanlık – Uzmanlık, makalenin yazarının konu hakkında ne kadar uzman olduğunu ifade eder. Bu, içeriği yazan kişinin güvenilir bilgi sağlamak için gerekli bilgiye, niteliklere ve kimlik bilgilerine sahip olup olmadığını anlamakla ilgilidir. Bir zaman takip yazılımının CEO’su olarak, zaman takip alanında kolayca bir uzman olarak görülebilirim. Tıpkı bir muhasebeci veya borsacının finans uzmanı olarak görülmesi gibi. Bu uzmanlık, yarattığımız içeriğin muazzam bir şekilde büyümesine yardımcı oldu.
- Yetkinlik – Yetkinlik, sektörünüzdeki genel itibarınıza, özellikle de ürününüzün uzmanlar ve etkileyiciler arasındaki itibarınıza odaklanır. Google, otoriterliği değerlendirmek için yazarı, içeriği ve web sitesini dikkate alır.
- Güvenilirlik – Bu bağlamda güven, öncelikle işletmenizin sunduğu bilgilerin doğruluğuna, erişilebilirliğine ve geçerliliğine dayanır. Güvenilirliğe katkıda bulunan faktörler arasında güçlü web sitesi güvenliğinin sağlanması ve gerçeklere dayalı doğru bilgilerin yayınlanması da yer alır. Bu hususlar toplu olarak hem kullanıcıların hem de Google değerlendiricilerinin gözünde güven ve güvenilirlik oluşturmaya katkıda bulunur.
Google, bahsi geçen kriterlerin doğrudan sıralama sinyalleri için kullanılmadığını iddia etse de, Google’ın sıralama algoritmaları tarafından desteklenen ilkelerle uyumludur. İnsanlar içeriğinize güvendiğinde arama motoru da güvenir.
Düzenlemeler ve iyileştirmeleri ihmal etmeyin
Bu daha çok teknik bir yön. Ancak Arama Motoru Optimizasyonu (SEO) ile konuya giriş yapmak için uzman olmanıza gerek yok. Temel bilgilerle başlayabilirsiniz.
SEO, çevrim içi varlığınızı ve görünürlüğünüzü optimize ederek Google gibi arama motorlarının içeriğinizi anlamasını ve sıralamasını kolaylaştırmak için kullanılır. SEO’ya dair bilmeniz gerekenlerden bazıları şunlardır:
- Aramalar İçin Anahtar Kelimeler – Alanınızla ilgili anahtar kelimeleri belirleyin. İçeriğiniz ne kadar iyi olursa olsun, eğer kimse onu aramıyorsa, size pek bir faydası olmayacaktır!
- Net URL Yapısı – Web sitenizin ve sayfalarınızın temiz ve düzenli URL yapılarına sahip olduğundan emin olun. Açık ve net URL’ler hem kullanıcıların hem de arama motorlarının sayfa içeriğinizi anlamasını kolaylaştırır.
- Meta Açıklamaları – Sayfalarınız için ilgi çekici meta açıklamalar oluşturun. Bunlar içeriğinizin kısa bir özetini sunmalıdır ve arama sonuçlarından tıklama çekmede önemli rol oynarlar.
- Düzenlenmiş Görseller – Açıklayıcı dosya adları kullanarak ve alt metin ekleyerek görselleri daha düzenli hale getirin. Bu, erişilebilirliği artırır ve arama motorlarının görsellerinizin içeriğini anlamasına yardımcı olur.
- Konu Kümeleri Oluşturun – İçeriğinizi konu kümeleri halinde düzenleyin. Ana konular etrafında temel içerikler oluşturun ve bunları ilgili alt konularla destekleyin. Bu, arama motorlarının uzmanlığınızın derinliğini anlamasına yardımcı olur.
- Yüksek Otoriteli Sitelerden Geri Bağlantılar – Sektörünüzdeki saygın ve yüksek otoriteye sahip web sitelerinden geri bağlantılar edinin. Bağlantı oluşturmada nicelikten çok nitelik önemlidir.
SEO’yu ilerledikçe daha fazla öğrenebilirsiniz. Demek istediğim, biz de başladığımızda SEO uzmanı olmaktan çok uzaktık. En önemli şey, temelleri öğrenmek ve başlamak için ADIM ATMAK.
Pes etmeden devam edin!
Daha önce de söylediğim gibi, site trafiğinizi artırmak ve Google’da hakimiyet kurmak uzun bir süreçtir. Sadece bir ay içinde bir milyon ziyaretçi beklemeyin! Bu sihirli bir numara değil.
Google’da büyümenin anahtarı, çabalarınızın sürekli olmasıdır. İçeriğinizi aktif tutmak için düzenli olarak güncelleyin, arama motoru algoritmalarındaki değişikliklere ayak uydurun ve kitlenizle etkileşim kurmaya çalışın. Neyin işe yarayıp neyin yaramadığını anlamak ve stratejinizi buna göre ayarlamak için web sitenizin analizlerini takip etmek de oldukça önemlidir.
Tutarlılık, Google’a web sitenizin aktif ve değerli olduğunu gösterir. Hemen sonuç alamazsanız cesaretiniz kırılmasın; alanınıza hakim olana kadar stratejinizi geliştirmeye devam edin. Biz böyle yaptık. Bizim için işe yaradıysa, sizin için de işe yarayacaktır. Teşekkürler!