Zaman sizi de şaşırtmıyor mu? Zaman bazen geçmek bilmiyor, bazen ise göz açıp kapayıncaya kadar geçip gidiyor. Bazen sayısız bir iş listesi önünüze konuyor, bazen ise tüm işler hızla ilerliyor ve tüm gün odaklı çalışıyorsunuz.
*Allah’ım!* Bunun bir orta noktası yok mu?
Maalesef bu soruya cevap vermem mümkün değil. Sizi kesinlikle gülümsetecek zaman hakkında şakaların bir listesini verebilirim.
- Zamanın en büyük korkusu neymiş? Bir türlü geri dönememek.
- Zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorum. O kadar hızlı ki, soracak vakit bulamıyorum.
- Adamın biri neden camdan saati fırlatmış? Çünkü zamanın uçup gittiğini görmek istemiş.
- Saat neden hep hasta gibi hissediyormuş? Çünkü içinde bir şeyler dönüp duruyormuş.
- Adamın biri zaman makinesi almış ama hiç kullanmıyormuş, neden? Çünkü zamanı değilmiş.
- Adamın biri neden bir sürü saat almış? Çünkü vakit nakittir.
- Saatler ileri alındı diyorlar. Ne güzel! Keşke maaşları da ileri alsalar.
- Günler kışın kısa, yazın uzun, ama Pazartesi günlerinin uzunluğu hiç değişmiyor.
- Zamana güven olmaz diyorlar, doğru! Gözümü bir açtım, yine Pazartesi!
- Zaman nasıl da akıp gidiyor diyorlar. Benim tüm vaktim faturaları nasıl ödeyeceğimi düşünmekle geçiyor.
Zaman gerçek mi? Canımız bir şey yapmak istemediğinde zamanın ne kadar gerçek olduğunu anlarız!
Kendimizi bildik bileli fizikçiler zamanın gerçek mi yoksa insanlar tarafından kurgulanmış bir şey mi olduğunu tartışıyor. Ancak ofis çalışanları, öğrenciler ve uzun bir ev işleri listesi olanlar size zamanın kesinlikle var olduğunu söyleyecektir. Bunun kanıtı, günlerce sürüyormuş gibi gelen Cuma öğleden sonralarıdır.
Einstein’ın zaman teorisi ve sırada beklemek
Einstein’ın izafiyet teorisine göre, büyük bir nesneye yakın olduğunuzda zaman daha yavaş ilerler. Yemek, ödeme ya da sipariş ettikleri başka bir şey için sırada bekleyen herkese sorun, size bunun doğru olduğunu söyleyeceklerdir. Kasiyerin masasına her yaklaştığınızda zaman sanki daha yavaş ilerliyormuş gibi hissedersiniz.
- Saatim bozuldu tamirciye götürdüm. Adam dedi ki: ”Bana zaman lazım.” Dedim, ”Zaten benim derdim de o!”
- Kronometre değilim ki hayatıma sıfırdan başlayayım.
- Yelkovan akrebe sen niye yavaş gidiyorsun demiş, akrep ben ağır abiyim demiş.
- Çalar saatimle ilişkimiz çok kötü. O beni uyandırıyor, ben ona vuruyorum.
- Sabah erken kalktığımda koca bir günüm var diye mutlu oluyorum. Sonra yapılacak bir sürü işim olduğu aklıma geliyor. Tekrar yatıyorum.
- Zaman kaybetmek zamanın gerisinde kalmaktan daha zor. Kaybettiğini geri almak imkansız.
- Bir saat arkadaşlarına nasıl selam verir? “Görüşmeyeli uzun zaman oldu!”
- Bozuk saat bile günde iki kere doğruyu gösterir.
- Zaman neden hep yalnızdır? Çünkü herkes ondan ”zamansız”ca uzaklaşır!
- Zaman hakkında şakalar yapmak neden zor? Çünkü zaman şakaya gelmez.
Zaman bizim dostumuz mu düşmanımız mı?
Zaman şu anlarda bizim dostumuzdur:
- Sabahları. Sabahın köründen bahsetmiyorum. Ama hızlıca hazırlanıp sabah trafiğini atlattığınız ve kendinize bir sabah kahvesi aldığınız pek çok zaman olmuştur.
- Aileyle geçirilen zaman. Hepimizin yoğun bir hayatı var, ancak hiçbir şey değerli bir Pazar öğleden sonrasını en sevdiklerimizle geçirmekten daha iyi olamaz. Yapılacaklar listemiz ne kadar uzun olursa olsun, sevdiklerimize her zaman zaman ayırabiliriz.
Zaman şu anlarda bizim düşmanımızdır:
- Doğum günleri. Doğum günleri bize kadar yaşlı olduğunuzu söylerler. İnanması zor. Yıllar bu kadar çabuk geçmemeli..
- Beklemek. Ne zaman bir şeyin olmasını bekleseniz, zaman yavaşlar. Bu, bir paketin teslim edilmesini beklemekten, okulun/işin bitmesini beklemeye veya gerçekten bulunmak istemediğiniz bir partiden ayrılmayı beklemeye kadar her şey olabilir.
Gününüzü en iyi şekilde geçirmeye çalışın…
İster bir sonraki Einstein olmaya çalışıyor, ister zaman yolculuğunu çözmeye çalışıyor ya da sadece iş gününü atlatmak istiyor olun, zamanınızı en iyi şekilde değerlendirmeniz gerekiyor.
Zamanı en iyi şekilde harcamanın yolunu bularak onu dostunuz haline getirin. İş veriminizde ve enerjinizde bir artış fark etmeniz uzun sürmeyecektir!
Demem o ki; bir dahaki sefere kendinizi saate bakarken bulduğunuzda, zaman hakkında şakalar okumayı, bir yudum kahve içmeyi ve ardından işinize kaldığınız yerden devam etmeyi deneyin..